ORTA SINIF
''6.Sınıf Sınavlara Tam Hazırlık''

FİİLİMSİLER ve FİİLDE ÇATI

Fiil kök veya gövdelerinden yapım ekleriyle türetilerek isim, sıfat ve zarf olarak kullanılan kelimelerdir.  

Bunlar artık fiil olarak kullanılma özelliğini kaybettikleri için fiil çekim eklerini (olumsuzluk eki hariç) alamazlar; isim çekim eklerini alabilirler, isim sıfat ve zarf (tümleci) olarak kullanılırlar; yancümlecik kurarlar. 

 

 

Fiilimsiler üçe ayrılır: İsim-fiiller, Sıfat-fiiller ve Zarf-fiiller 

 

 

1. İsim-fiiller

Fiillerin adıdır.

Fiillere (basit, türemiş, birleşik) getirilen "-me, -mek, -İş" ekleriyle yapılır. Türetilen bu kelimelere mastar; türetmede kullanılan eklere mastar eki denir.  

Bakmak, okumak, yazmak, konuşmak, derlemek, eleştirmek, araştırmak...;
Bakma, yüzme, seslenme, tamamlama, yarım bırakma, kovalama...;
Bakış, geliş, gidiş, serzeniş, sesleniş, tükeniş, kurtuluş, çıkış... 

 

 

*İsimlerin tüm özelliklerini gösterir, cümlede isim gibi kullanılır.  

Kitap okumayı çok seviyorum.                     Nesne

Okumak en faydalı eylemdir.                        Özne

Sinirli olduğu gelişinden anlaşılıyor.             Dolaylı tüml. 

 

 

*Olumsuzları mastar ekinden önce olumsuzluk eki getirilerek yapılır.
Okumamak, yazmama, seslenmeyiş... 

 

 

*Bu kelimeler tek başlarına (eksiz) kullanıldıklarında mastar eki vurguludur.
Okumak, yazma, danışma, sesleniş... 

 

 

*Eğer "-me" ile yapılan isim-fiillerde bu ek vurgusuz, bundan önceki  hece vurgulu okunursa yanlış anlaşılma olur: Olumsuz emir çekimi zannedilir. 

Danışma         fiilimsi                         danışma          olumsuz emir

Kaynaşma      fiilimsi                         kaynaşma       olumsuz emir 

 

 

Dikkat: "-me" eki olumsuzluk ekiyle karıştırılmasın. 

 

 

 

 

 

 

*Kimi isim-fiiller kalıcı nesne, yer, iş veya kavram adı olabilirler. Bu durumda artık isim-fiil olarak kullanılmazlar. Bunlar olumsuzluk eki de alamazlar.
Dondurma, danışma, kavurma, kızartma...;
Çakmak, yemek, ekmek...;
Alış veriş, gösteriş, direniş... 

 

 

*"-me" ekiyle türeyen mastarlardan bazıları sıfat olarak kullanılabilir.
Süzme bal, asma köprü, yapma çiçek... 

 

 

 

 

2. Sıfat-fiiller (Ortaçlar)

Fiil kök veya gövdelerinden yapım ekleriyle yapılmış sıfatlardır.

Tanı->tanıdık           (adam)                        kırıl->kırılası (eller)... 

 

 

"-En, -Esi, -mez, -r, -dik, -Ecek, -miş" ekleriyle türetilirler 

 

 

*Sıfat görevinde kullanılırlar. Niteleme sıfatı sayılırlar. 

gelen araba, öpülesi el, dönülmez yol, koşar adım, tanıdık yüz, gelecek zaman, olmuş iş... 

 

 

*Daha sonra isimleşebilirler. İsimleştikleri zaman cümlede isim gibi kullanılırlar. 

Gelenler kimdi?                                 özne
Tanıdıklarımıza rastlayamadık.        Dolaylı tüml. 

 

 

Aldıkları eke göre çeşitlere ayrılırlar:

 

 

*Geçmiş zaman ortaçları :"-dik ve -miş" ekleriyle yapılır.
Nesne ve kavramların geçmişte ortaya çıkan niteliklerini bildirirler. 

Koca şehirde bir tek tanıdık yok.
Aramadık yer bırakmadık.
Bugüne kadar görülmemiş bir haksızlık var ortada.
Pişmiş aşa su katmak. 

 

 

*Gelecek zaman ortaçları:"-Esi ve -Ecek " ekleriyle yapılır.
Nesne ve kavramların gelecekte ortaya çıkacak olan niteliklerini bildirirler. 

Kırılası eller hep zalimin yanında.
Memleketin o kadar çok görülesi güzellikleri var ki... Daha yapılacak çok iş var.
Çözülemeyecek bir sorun yoktur. 

*Geniş zaman ortaçları: "-En, -mez, -or" ekleriyle türetilirler 

Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çok geç
Koşar adım eve gitti.
Hep bilinen şeylerden bahsetti durdu.
İşe erken başlayan erken verim alır. 

Gelen adayların kaydını yapıyorlar.             (şimdi gelen)
Akan kanı durdurmalı önce                          (her zaman akan)
Kaçan mahkûmları yakalamışlar.                 (kaçmış olan) 

 

 

Belirtme Ortaçları:"-dik ve -Ecek" eklerinden sonra iyelik eki getirilerek yapılır. 

Okuduğum son kitap
Okuyacağım ilk kitap
Yapacağımız işler
Yapılacakları belirledim.
Geleceği varsa göreceği de var.
Diktiğimiz fidanlar meyve vermeye başlamış. 

 

 

Dikkat: Bu eklerden "-mez, -or, -dik, -Ecek, -miş" ekleri fiil çekim eki olarak da kullanılmaktadır. Zaten fiil çekim eki olan bu ekler zamana bağlı olarak sonradan sıfat yapmışlardır.  Sıfat yaptıkları durumda artık çekim eki değildirler. 

Bu konu uzun süre tartışılacak                      (çekimli fiil)
Uzun süre tartışılacak bir konu bulduk.       (ortaç) 

 

 

 

 

3. Zarf-fiiller (Ulaçlar)

-Fiillerden türetilen ve zarf tümleci olarak kullanılan kelime veya kelimelerdir.
-Ulaçlar yapım ekleriyle türetilir.
-İsim görevinde kullanılmazlar. 

Çeşitleri şunlardır. 

 

 

a.Bağlama Ulacı"-İp" ekiyle türetilir.

Bu ek genellikle "ve" bağlacının yerini tutar.
"-İp" ekinin getirildiği fiille onun bağlanmış olduğu fiilin öznesi ve zamanı aynıdır.

Telefon edip hâlini hatırını sordum.< Telefon ettim ve hâlini hatırını sordum 

 

 

Bu ulacın tekrarlanması fiilin sıkça yapıldığını gösterir:
Gidip gidip komşuları rahatsız ediyor.
Bakıp bakıp gülüyor. 

b. Durum Ulaçları :"-erek, -e..., -e, -meden, -meksizin, -cesine" ekleriyle yapılır.Fiilin nasıllığını bildirir. 

Sınıfa gülerek girdi.
Olayı adeta yeniden yaşıyormuşçasına anlattı.
Gece karanlık sokaklarda düşe kalka ilerlediler.
Dinlene dinlene gittiler.
Gürültüye aldırmadan işiyle meşgul oluyordu.
Hiç dinlenmeksizin yedi saat yürüdüm.
Her şeyi bilircesine konuşuyordu. 

 

 

c. Zaman Ulaçları:"-İnce, -dikçe, -diğinde, -ken, -meden, -or, -mez" ekleriyle yapılır

.Bu ulaçlar fiilin zamanını bildirir. 

Gülünce gözlerinin içi gülüyor.
Canım sıkıldıkça şiir okurum.
Kar yağınca herkes sokaklara döküldü.
İlk okuduğumda iyi anlayamamıştım.
Uyurken hep sayıklar.
Gün ağarırken düştük tarla yollarına.
Uyumadan önce de yarım saat kitap okunabilir.
Gelir gelmez seni sordu. 

 

 

d. Başlama Ulaçları:"-Eli" ekiyle türetilir ve sonraki fiilin başlangıcını bildirir. 

Buraya geleli çocuğa bir hâller oldu.
Seni tanıyalı hayatım değişti. 

 

 

e. Nedenlik Ulaçları:"-diği, -Eceği" ekleriyle türetilir ve "-den dolayı, için, -den ötürü" edatlarıyla birlikte kullanılır. 

Çok yalnızlık çektiğinden (dolayı) buralarda kalmak istemiyor.
Sizden ayrılacağı için üzülüyor. 

 

 

f. Bitirme Ulaçları:"-Ene, -İnceye, -Esiye" ekleriyle türetilir ve "değin, dek ve kadar" edatlarıyla birlikte kullanılır. Sonraki fiilin bitimini gösterir…..  Sen gelene kadar biz burada bekleyeceğiz. Yollar açılıncaya kadar bekledik.
Öldüresiye dövdüler.

 

FİİLDE ÇATI

Fiillerin özne ve nesneye bağlı olarak kazandığı anlama ve girdiği biçime çatı denir.

Çatı, sadece fiil cümlelerinde aranan bir özelliktir. İsim cümlelerinde hâliyle olmaz. 

Fiiller, özne ve nesne alıp almamalarına; belirtilen işin nasıl yapıldığına; işten nesnenin ve öznenin nasıl etkilendiğine göre çatılar ayrılırlar. 

Fiil çatılarının oluşmasında hem fiilin anlamı hem de aldığı yapım eki önemlidir. 

 

 

Çatılarına göre fiiller şunlardır: 

 

 

1. Öznelerine Göre Fiil Çatıları

Bu başlık altındaki fiillerde özne ve fiil arasındaki ilişki göz önüne alınır.

 

 

Öznenin fiille şu ilişkileri olabilir: 

 

 

** Özene fiilde anlatılan işi kendisi yapabilir.
** Başkasının yaptığı işten etkilenebilir.
** İşi kendisi yapıp yine ondan kendisi etkilenebilir.
** İşi başkalarıyla birlikte ya da karşılıklı yapabilir. 

 

 

a. Etken Fiil

-Etken fiilin belirttiği işi, oluşu, hareketi, durumu ve kılışı yapan öznenin kendisidir.
-Özne gerçek öznedir.
-Dilimizde tüm fiiller kök hâlinde iken etkendir.
-Bu fiiller geçişli de olabilir geçişsiz de.  

Yaşlı nine, çocuktan kendisini karşı tarafa geçirmesini istedi.
Çocuk da öğrenciliğin verdiği bir bilinçle seve seve ona yardım etti. 

 

 

b. Edilgen Fiil

Gerçek öznesi söylenmeyen (ve bilinmeyen) fiillerdir. 

Cam kırıldı                 kimin kırdığı belli değil
Bir bildiri okundu.      Okuyan belli değil
Ev satıldı. 

*Fiile "-ol, -on" ekleri getirilerek yapılır.
Kapı açıldı
Araba yıkandı. 

*Bu tür fiillerin öznesi sözde öznedir. Yüklemde bildirilen işten etkilenen varlık cümlede özne gibi kullanılır, ama asıl özne söylenmemiştir.Kapı ve araba açma ve yıkama fiillerini yapan değil, bu fiillerden etkilenen varlıklardır.  

*Bazı cümlelerde işi yapan "tarafından" sözüyle ya da "-cE" ekiyle belirtilebilir.
Hırsızlar polis tarafından yakalanamadı.
Bu kararlar milletçe verilmedi. 

 

 

*Sözde ya da gerçek öznesi olmayan edilgen ve geçişsiz fiiller de vardır:
Bu sıcakta uyunmaz.
Bu söze gülünür.
Yarın pikniğe gidilecek.
Burada kalınacak. 

 

 

c. Dönüşlü Fiil

-Öznenin işi yaparken aynı zamanda o işten etkilendiğini gösteren fiillerdir. Yani fiili yan da ondan etkilenen de öznedir.
-Özne gerçek öznedir.
-Nesne yoktur.

- Fiile "-l, -n" ekleri getirilerek yapılır. 

-Bu fiiller nesne alamazlar; geçişsizdirler.

Kızlar süslendi; delikanlılar güzelce giyindi.
Adam hep kendisiyle övünüyor.  

 

 

*Tabiat olayları ile ilgili dönüşlü fiillerde "yapma" anlamı yerine "kendi kendine olma" anlamı vardır.
Karlar tepelere doğru çekildi.
Sıcaklardan dolayı gölün suyu çekildi.
Öğleye doğru hava açıldı.
Havalar ısınınca buzlar çözüldü. 

 

 

*Bazı fiillerin edilgen şekilleriyle dönüşlü şekilleri farklı ekle yapılır:
Sevmek           >        sevinmek         >        sevilmek

Dövmek          >        dövünmek       >        dövülmek

Giymek           >        giyinmek         >        giyilmek

Görmek          >        görünmek       >        görülmek 

*İsme getirilen "-len" ekiyle fiile getirilen "-İş" ve "-leş" eki de  dönüşlülük anlamı katabilir:
O gün pek içlendim.
Trafik polisini görünce adam tutuştu.
Birazdan sakinleşir. 

 

 

Not: Edilgen fiille dönüşlü fiil karıştırılabilir:
Özgür konferansta oldukça sıkıldı.   dönüşlü
Sabaha kadar kurşun sıkıldı.             edilgen 

 

 

d. İşteş Fiil

-Fiilde bildirilen işin birden fazla kişi tarafından yapıldığını; işi beraber ya da karşılıklı yaptıklarını bildiren fiillerdir.
"-ş" ekiyle yapılır. 

Dövüşmek, uçuşmak, gülüşmek, görüşmek... 

 

 

*Ya "birlikte" ya da "karşılıklı" anlamı katar. 

Kuşlar uçuştu             birlikte
Çocuklar gülüştü.      birlikte
Öğrenciler kaçıştı.      birlikte 

Arada bir yazışırız.                 karşılıklı
Onunla Ankara'da tanıştık.   karşılıklı 

 

 

*Bazı filler "ş" sesini yapılarında barındırır ve işteşlik ifade ederler. Bunlara anlamca işteş fiiller de denebilir.
Yarışmak, savaşmak, üleşmek, güreşmek, barışmak, konuşmak... 

 

 

*Bazı işteş fiiller bir durumdan başka bir duruma geçmeyi ifade ederler. Bunlarda işteşlik anlamı zayıftır.
Buharlaşmak, güzelleşmek, ağırlaşmak, sertleşmek, sakinleşmek...
Durum, gün geçtikçe kötüleşiyor.
Hasta, biraz daha iyileşti.
Güneşte fazla kaldığından iyice esmerleşti.
Rengi giderek koyulaşıyor. 

 

 

 

 

 

 

Not: Yapısında "ş" sesi bulunduran bütün fiiller işteş değildir. Bunlara dönüşlü de denebilir.
Dostluğumuz günden güne gelişiyordu.
Sonunda öfkesi yatıştı.
Daracık bir yere sıkıştı.
Boyunda büyük işlere girişti.
Fırtınadan sonra deniz yatıştı.
Otobüs kalkmak üzereyken yetişti.
Evinden uzakta kalmaya alıştı. 

 

 

*Bazı fiiller "-le-ş" şeklinde iki ek alarak, bazıları da "-leş" şeklinde tek ekle işteş yapılırlar.
Kucak-la-ş-,    selâm-la-ş-;
Toka-laş,        bayram-laş... 

 

 

*Çoğu nesne alamaz; ama bazı işteş fiiller nesne alabilirler.
Kazandıkları parayı paylaştılar. 

 

 

2. Nesnelerine Göre Fiil Çatıları

Fiillerin nesne alıp almadıkları, alıyorlarsa hangi özellikleri taşıdığı göz önünde tutulur. 

 

 

a. Geçişli Fiil

-Belirtili ya da belirtisiz nesne alabilen fiillerdir.
-Bu fiillere "ne?, neyi?, kimi?" soruları sorulduğunda belirtili ya da belirtisiz nesne bulunur.
-İş, kılış fiilleri geçişlidir. 

Titizlikle elindeki yazıları inceliyordu.
Son gelişinde Ankara'yı da dolaşmıştı. 

 

 

*Cümlede nesne kullanılmamış olsa da bu fiiller geçişlidir.
Dikkatli bakmayınca fark edemezsiniz. 

 

 

b. Geçişsiz Fiil

-Nesne alamayan fiillerdir.
-Oluş ve durum fiilleri geçişsizdir.
-Yükleme nesneyi bulmak için sorulan "ne?, neyi?, kimi?" sorularının cevabı yoktur. 

Kar yağdı, tren durdu, ben uyudum, kartallar uçtu, dışarıda kaldı, o da yoruldu... 

 

 

Not: Bazı fiiller hem geçişli hem geçişsiz olarak kullanılabilirler:Gezmek, dolaşmak, geçmek, sürmek, çalmak,  

 

 

c. Oldurgan Fiil

Geçişsiz bir fiile "-dİr, -t, -r" eklerinden biri getirilerek fiil geçişli yapılırsa buna oldurgan fiil denir. 

Yatmak           >        yatırmak
Ötmek             >        öttürmek
Uyumak          >        uyutmak
Gezmek          >        gezdirmek.
Kaçmak          >        kaçırmak 

 

 

 

 

d. Ettirgen Fiil

-Geçişli olduğu hâlde "-dİr, -t, -r" ekleriyle tekrar geçişli yapılan fillerdir. Geçişlilik dereceleri artırılmıştır.
-Fiili bir başkasına yaptırma söz konusudur.
-Oldurgan fiiller ettirgen hâle getirilebilir. 

Gazete aldı                 >        aldırdı             >        aldırttı

Elbiseyi yıkadı            >        yıkattı             >        yıkattırdı

İçmek                         >        içirmek            >        içirtmek

Durdurmak                >        durdurtmak

Uçmak                       >        uçurmak         >        uçurtmak        >        uçurtturmak 

 

 

Sonuç: Bütün fiiller çatı bakımından öznesine ve nesnesine göre ayrı ayrı iki özelliğe sahiptir:

 

*Çocuk koşarak yolun diğer tarafına geçti.
Öznesine göre: etken; nesnesine göre: geçişsiz 

 

*Alış veriş listesini evde unuttum.
Öznesine göre: etken; nesnesine göre: geçişli

 

 

 

 

 

 

 

İkileme (Tekrar) Grubu     

 

Bir nesneyi veya hareketi karşılamak için eş görevli iki kelimenin meydana getirdiği kelime grubudur.

Grupta her unsur kendi vurgusunu taşır; kelimeler arasına virgül konmaz.

 

Eğri büğrü, çoluk çocuk, er geç, senli benli, ezildi büzüldü, delidolu,

Vah vah, oh oh, fısıl fısıl, şırıl şırıl, zıp zıp, yavaş yavaş, sabah sabah,

Baka baka, gide gele, olmaz olmaz, bitmez tükenmez, demet demet, öbek öbek...

 

Yapılış şekillerine göre çeşitleri

 

a.       Aynı kelimenin tekrarı

Mışıl mışıl, yavaş yavaş, koşa koşa, ılık ılık, koca koca...

b.      Yakın veya eş anlamlı kelimeler       

Doğru dürüst, eğri büğrü, kılık kıyafet, dayalı döşeli, güle oynaya...

Okul mokul, çanta manta, halı malı...

c.       Zıt anlamlı kelimeler  

Bata çıka, irili ufaklı, ölüm kalım, dosta düşmana...

** Tekrarlar anlamı kuvvetlendirir; nesneye ve harekete çokluk, süreklilik ve beraberlik anlamları katar.

Mini mini çocuklar

Diyar diyar dolaştım.

Yaza yaza usandı.

İyi kötü bir şeyler yaptı.

** Grubu oluşturan kelimeler çekim eki alabilir.

evi barkı, evini barkını, sağa sola, işinde gücünde, varını yoğunu, dereden tepeden...

** Çoğunda kelimelerin yeri değiştirilemez.

Eğri büğrü      > büğrü eğri

 

** Tekrar grupları, cümlede ve kelime gruplarında isim, sıfat ve zarf olarak kullanılır.

 

Sürü sürü kargalar, hisarın üstünden uçarken acı acı bağırıyordu.

Kahve mahve yapmam sana ben.

Dişi aslan bu mini miniyi kendi yavruları arasında görünce, onu da doğurduğunu sandı.

Yorgun argın dönüyorum her akşam eve.

Çamurlara bata çıka yürüdü.

Havuzda su şırıl şırıldır.

Sevdiklerim göçüp gidiyorlar birer birer.

Takınsan kanat manat

Kuş muş olsam seğirtsem

Maviliğin çeşmesi gürül gürül

Ardından bir ses kopar. Artık durul.

Dallarda tomurcuk tomurcuk, çiçek çiçek;

Boşlukta kuş kuş, böcek böcek;

Kovuklarda arı arı, petek petek;

Kuytularda menekşe menekşe, çilek çilek;

Gül gül, zambak zambaksınız. (Arif Nihat)

Gök mavi mavi gülümsüyordu.

Yeşil yeşil dallar arasından.

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol